10 Ocak 2010 Pazar

istanbul,kahvem ve kalabaliktaki yalnizlik..


pazar sabahi..pazar keyfi...kahvemi aldim yanima..kedilerim iki tarafimda mirildamakta...pazar keyfi..

gazete keyfi

pazar keyfi

ne keyfi???
okudugum her haber yuregimi daraltiyor..boguluyorum sanki...neler oluyor???

kalabaliklar yuruyor..
kalabaliklar bagiriyor..
kalabaliklar ofkeli..
kalabaliklar linc ediyor...

asayis berkemal...keyfimiz yerinde..kahvemizden icmeye devam..

iki gundur evdeyim...sehir beni boguyor...alman bir arkadasim soyle bir sey soylemisti istanbul'la ilgili:

eger sehir seni severse, hayatinin askini yasatir sana.. eger sevmezse en buyuk kabusun olur istanbul

ben sehri sevdim
sehir de beni

ben sehirden korkuyorum

sehir jungle oldu

jungle'in kanunu var..sehrin yok..

mekan nisantasi..sehrin ortasi..19 yaslarinda genc bir adam kaldirimda agzindan tukurukler sacarak debelenmekte..
kimse bakmiyor..insanlar adimlarini hizlandirarak geciyorlar..

adam epilepsi krizi gecirmekte..cunku ilacini alacak 15 lirasi yok cebinde

mekan nisantasi...zengin muhit..yerde bir genc adam kivraniyor...

insanlar gelip geciyor...

sehir jungle oldu

memleket jungle oldu

kalabaliklar yuruyor
kalabaliklar bagiriyor
kalabaliklar ofkeli
kalabaliklar linc ediyor

bir adam yerde yalniz yatiyor


kahvem tatsizlasti

korkuyorum

korku...yorum...

1 yorum: